LÂLE ALEGORİSİ ÜZERİNDEN DOSTLUK VE BİRLİKTE YAŞAMA AHLAKI
Anahtar Kelimeler:
Ahlâkî Değer, Lâle, Dostluk, ÇokkültürlülükÖzet
Çiçekler her daim güzeldir ve güzelliği sembolize ederler. Dünyayı bir bahçe olarak tasavvur edersek bu bahçenin en kıymetli çiçeği nasıl ki insan olmaktaysa öyle de çiçeklerin en kıymetlisi lâledir. Çünkü lâlenin de tıpkı insanınkine benzer bir hikâyesi vardır. İnsan nasıl varlıklar arasında biricik ise lâle de çiçekler arasında biriciktir. İnsan nasıl türlü türlü, çeşit çeşit, renk renk, başka başka ise lâle de gerek biçimiyle gerek renkleriyle ve gerekse cins ve türleriyle çeşit çeşittir. Evren nasıl ki adeta insan için var olmuşsa ve nasıl ki insan evrene özellikle gönderilmiş bir varlıksa lâle de güzelliğiyle, rengârenk oluşuyla adeta yeryüzüne özellikle gönderilmiş bir çiçektir. Lâle, kendisinden en yüksek sanatkârların ilham aldığı bir sanat çiçeğidir. Büyüleyici güzelliği beyitleri, mısraları süslemiş; nakkaşlar, ebruzenler, hakkaklar, oymacılar, mermerbürler, çiniciler ve daha nice sanatkârlar kâğıtları, suları, metalleri, ahşapları, taşları, çinileri ve çamurları desen desen lâle motifleriyle bezemişler. Lâle, Türk sanatının vaz geçilmez bir sembolü olmuş, mezar taşları bile lâle motifleriyle süslenmiştir. Bu makalenin amacı, çokkültürlülüğün hâkim olduğu çağımızda lâle sembolü üzerinden dostluğun değerini ve birlikte yaşama ahlakını felsefî olarak değerlendirmek ve alegorik bir yaklaşımla değerlerin insan hayatı için önemini vurgulamaktır